ESKİ ADETLER
YURTDIŞINDAN İZİNE GELENLER
Almanya başta olmak üzere diğer yabancı ülkelerde 160 haneye yakın Kalecikli bulunmaktadır.Batı Almanyanın ikili anlaşmalar çerçevesinde Türkiye'den işçi talep etmesi üzerine 1960 lı yıllardan itibaren köyümüzden ve tüm yurttan Avrupa ya göç akını başlamıştır.Köyümüz de ise Almanya güzel 1 ev, bol tarla,en iyisinden bir traktör hayalinin umutlardaki adı idi adeta.Ne gariptirki biraz çalışıp para kazanıp geri dönmek hayali ile giden hemşehrilerimiz bu fikirleri orada değişmiştir.Bunda tabi ülkemizdeki ekonomik sıkıntılar ve avrupadaki refah düzeyi etkili olmuştur.Para kazanma amacıyla gidilen avrupa şimdilerde 3. ve 4. kuşağa ev sahipliği yapmaktadır.Köyümüzde ise yurtdışından izine gelenin yanına herkes hoşgeldin ziyaretine gidilirdi.Bu ziyarettler 1 haftayı bulurdu.Tabi adet üzerine misafirliğe gidenlere ikramlarda bulunulur,kaliteli sigara tutulur,yakınlara gömlek ..vb hediyeler verilir,çocuklar ise balon ve oyuncaklarla sevindirilirdi.
ASKER UĞURLAMA ADETLERİ: Pusulası çıkan askere gidecekleri zaman yaklaşınca komşu evlere yemeğe davet edilir,ikramda bulunulur,biraz moral verilirdi.Gidecekleri zaman genelde aşağı cami önünde İmam eşliğinde dua edilrdi.1970 li yıllara kadar şimdiki Sağlık Ocağının bulunduğu yerde buğday elek binası vardı.Bu yer asker uğurlama anıları ile özdeşleşmiştir.Orada asker aileleri,akrabalar,komşular ve köyün çoğu toplanır,dualar edilir,gönlünden kopan harçlıklar verilir,eller öpülür ve göz yaşları ile askerler uğurlanırdı.Annelerin gözünde yaşlar,nişanlıların ve evlilerin gözünde hasretlikler okunurdu adeta...İzine gelen askerin evine hoşgeldine gidilirdi.Nihayetinde Askerlik bitincede geçmiş olsuna ve gözün aydına ev sahiplerine varılır,sevinçleri paylaşılırdı... -
UĞUR GETİRDİĞİNE İNANILAN İNANIŞLAR:
- Büyük verimli ağaçlara ölmüş at kafasının asılması * Evlerin duvarlarına dizilmiş belik örgüsü görünümünde ÜZERLİK asılması * Saçını yıkayan kadının beliğini ördürüp boncuk taktırması ve bunları birbirine renkli ip ile bağlaması * Bürgünün pulla boncukla örülmesi * Gece Tavşan veya Tilki görmenin uğuruna ve uğursuzluğuna inanılması
- KALECİKTE HAYVANCILIK ÜZERİNE HALK VETERİNERLİĞİ
- Ev hayvanlarında meydana gelen sancı ve hastalıkların bazıları tecrübeli insanlarca çeşitli yöntemlerle giderilirdi.Bunlara örnek olarak : * At sancılanınca Rakı içirilmesi ( Kafayı bulan at tüm sıkıntılarını unutmuştur kesin :-) ) * Zayıf atın ağzına : Kellenkeste,20 cm ortalama boyunda bir kertenkele verilmesi * Sancılanan ve yatan ata SANCI çubuğu (İnce,1,5mt boylarında) ile karnına vurulması * Öksüren hayvana ağızdan PEKMEZ verilmesi * İneğin anlına boncuk ve iğde dizilmesi (Nazara karşı) * Koşu atlarının boynunda yürüdükçe onun mahmuzu ile ses çıkaran Kora zil boncuk takılması (Nazara karşı) * Koyunların boynundan Çan tıkırdak takılması (Nazara karşı)
- 3- KALECİKTE HALK HEKİMLİĞİ
- Halk doktorluğu:Tecrübelerle kazanılan,el yeteneği olan,bilğisi olan veya Biyo Manyetik yönü kuvvetli olan ve aileden gelen özellikleri ile geneldede yaşlı kadınlar tarafından uygulanmıştır.Özellikle bazı rahatsızlıkların nasıl tedavi edildiği ise modern tıbbın cevabını bulamadığı sorulardandır.İşte bunlardan bazıları: * Kurbacık olan çocuğun ağızında Aft oluşur.Köyümüzde GÜLÜZAR nine olarak bilinen kadın tarafından; kurbacık olan çocuğun damağı jilet ile çirtilir oraya yakılmış kurbağının külü sürülür ve geçerdi... * Derma ve siğil oluşumları dua okunması,tedaviyi yapan kadının tükürmesi ve kısa bir diyet uygulaması ile geçerdi * Boğazın altında şişlik meydana gelir bunada Köslü tepmesi denirdi.Buda bilen ocağına götürülür kestirilirdi * Yılancık olan çocuğun yılancığı,YILANLI köyündeki ocağa götürülür ve iyileştirilirdi... Kulağının duymadığına kanaat getirilen çocuğun kulağına,başka bir emziren kadının sütünden dikiş yüzüğüne alınıp kulağa akıtılması * Halk doktorlarımızdan örnek vermek gerekirse: GÜLİZAR NİNE,GÖÇMEN KADİR AĞA.Daha eskilerde CAVADAT KARI (Karaoğlan osmanın anası). Özel yeteneklerine göre ise : - Kırık çıkıklarda : Eğitmen Haci İbrahim (H.İbrahim TÜRKMEN) , Şaban ÜNSAL ,Hasan ATEŞ gibi şahıslar tarafından kırık çıkıklar sarılır tedavi edilirken,daha ileri vakalar AVUÇ köyündeki sırıkçı ADİL e götürülüp tedavisi yapılırdı. Bu bilğileri köyümüzün web sitesi www.kozaklikalecik.com adresinden okuyan büyüklü küçüklü herkes umarım ilği ile okur.Atalarımızın ve büyüklerimizin bizleri bugüne nasıl taşıdıkları kanaati oluşur.Şimdiki baş döndürücü fakat törelerimizi söndürücü teknik kolaylıkların nelerimizi sildiğini anlayacağını umuyorum.Geçmişimizin her yönü ile unutulmaması ve saygı ile anılmasını diliyorum
- 2-BİR ZAMANLAR DOĞRU OLARAK BİLİNEN YANLIŞLAR: * Yılanı öldürünce yağmur yağacağına inanılması * Ekin-Bağ-Bahçeye nazara karşı CILIK bozuk yumurta dikilmesi * Bebenin omuzuna iğde boncuk dikilmesi * Dudağında uçuk olanın ağzına ısıtılmış şimşir kaşık sapının bastırılması. * Ayak uyuşmasında Alına tükürük ile çöp yapıştırılması * Hıçkırığı tutana: Sen Kimin Yumurtasını Çaldın diye ani bir korkunun verilip hıçkırığının kesilmesi( Aslında uygulamada yanlış,etkisi doğru olan bir inanış:) * İnsan üzerine ilik yada dikim yapariken aklının dikilmesine karşı ağzına bir ip,çer-çöp verilmesi * Akşamdan sonra eve: Samırsak,biber,acılı bir gıda ve yiyecek götürülmemesi,eğer götürülecekse de yanında bir parça kerme (TEZEK) parçasınında verilmesi * Gece aynaya bakmanın vaktinin geç açılmasına neden olacağı * Gece sakız çiğneyenin ölü eti çiğnediği uyarısı Bütün bu saydıklarımız atalarımızdan günümüze kadar gelmiş olan geleneklerimizden incilerdir.İyi niyetli olarak yapılmsı tavsiye edilen bu gelenekler şimdilerde ise Hurafe olarak anılır.Özellikle tıbbı gelişmeler bu inanışların doğru olmadığını kanıtlamaktadır
- ÖTEKİLEŞTİRİLEN DİĞER ÖRF VE ADETLERİMİZ
- 1-DOĞUM VE BEBEKLER ÜZERİNE: * Doğum yapan gelinin AYAĞI SINDI diye söylenmesi. * Bebeğin göbeğinin tecrübeli bir kadın tarafından pamuk iplikle göbek bağının bağlanması,düşen göbek parçasının eşiğe gömülmesi * Doğum yapan anneye KUYMAK(Yağ ve suda parçalanmış ekmek ufaklarından yapılır) getirilip yedirilmesi. * Doğum yapanı Al basmasın diye başına Al yağlık atılması ve doğumu aynı zaman içerisinde yapan kadınların birbirine dikiş ignesi vermesi (kırk basmasın diye) * TIVGA çırpınmasına karşı dokuz küçük bağ çubuğunun yağ içine dikilerek okutulması.Tıvga temiz olmayan(Adetli) bir kadının bebeğin olduğu evde çırpınması ile bebek rahatsızlanır,gece gündüz ağlar,bıngıldağı çöker,gözleri çukura gider.Bu gibi olaylar çok yaşanmıştır. * Doğan çocuğun köstek kesimi yapılması en önemli ananelerimizdendir. * Ağzında yalama olan çocuğun ağzına ''Kaynı ile evlenmiş kadının '' saçından sürülmesi Bu yazımı www.kozaklikalecik.com sitesinden okuyan değerli kalkecikliler; Gelin bu güzel ve hoş adetlerimizi unutmayalım,günlük, siyasi ve diğer konulardaki agresif tavırları geride bırakıp değerlerimize ve öz benliğimze sahip çıklım. DERLEYEN :FERİDUN TÜRKMEN
- SİTE YÖNETİCİSİ:MEHMET KASIMOĞLU
- Copyright 2008-2009 © kozaklikalecik.com
Yorumlar -
Yorum Yaz